Felakete Doğru Tam Gaz: Hamza Yardımcıoğlu'ndan Çarpıcı Kriz Analizi ve Öngörüler

Felakete Doğru Tam Gaz: Hamza Yardımcıoğlu'ndan Çarpıcı Kriz Analizi ve Öngörüler

Giriş: "Duvara Çarpacağız Güm Diye!"

Hamza Yardımcıoğlu, son yayınında küresel ve ulusal ölçekte yaklaşmakta olan büyük bir felakete dikkat çekerek, "Felakete doğru gazı köküne kadar basmışız gidiyoruz ve duvara çarpacağız güm diye. Bütün dünya ve Türkiye, her şey, bütün sistem yerle bir olacak," ifadeleriyle çarpıcı bir uyarıda bulundu. Bu kaçınılmaz çarpışmaya ne kadar yaklaşıldığını ise rakamlar, gerçekler, haberler ve verilerle destekleyerek izleyicilerin kendi kararlarını vermesini istedi. Yardımcıoğlu'na göre, dünya toplumları "tasmasından tutulmuş" bir şekilde uçuruma doğru sürükleniyor.

Küresel Ekonominin Kilit Taşı: Japon Yeni ve Carry Trade Dinamikleri

Yardımcıoğlu, medyanın sunduğu yüzeysel döviz, borsa haberlerinin ve bunların gerekçelendirildiği gelişmelerin "uyduruk, hikaye, palavra" olduğunu iddia ediyor. Asıl odaklanılması gereken yerin, Fed'in faiz kararlarından ziyade Japonya'nın para politikası olduğunu vurguluyor.

  • Düşük Faiz ve Carry Trade: Amerika'da %4.5 gibi yüksek faiz ortamında hiçbir ülkenin dünya ekonomisinde belirleyici olamayacağını, asıl belirleyicinin düşük faizli Japonya (%0.5) olduğunu belirtiyor. "Carry trade" olarak adlandırılan sistemle, büyük fonların ve "balinaların" Japonya'dan trilyonlarca dolarlık ucuz kredi çekerek dünya piyasalarında işlem yaptığını ve faturayı halklara ödettiğini ifade ediyor.
  • Dolar/Japon Yeni Grafiği ve Kriz Sinyalleri: Yardımcıoğlu, Dolar/Japon Yeni (USD/JPY) kur grafiği üzerinden önemli analizler sunuyor. Bu grafikteki destek ve dirençlerin kırılmasının küresel piyasalarda çöküşlere yol açtığını (örneğin 2024 Ağustos ve Nisan çöküşleri), geçmişteki tüm büyük krizlerde (2008 dahil) benzer bir patern izlendiğini belirtiyor. Japon Yeni'nin dolar karşısında değerlenmesi (USD/JPY kurunun düşmesi) durumunda, carry trade pozisyonlarının hızla kapatıldığını ve bunun da piyasaları çökerttiğini açıklıyor.
  • Fed'in Faiz İndirimleri ve Kaçınılmaz Çöküş: Fed'in faiz indirim sürecine girmesinin (ki Yardımcıoğlu'na göre bu trend başlamıştır), Japon Yeni'ni dolar karşısında daha da güçlendireceğini ve bunun da piyasaları kaçınılmaz olarak çökerteceğini öngörüyor. Fed'in faiz indirimlerinin resesyonları tetiklediği geçmiş verileri (gri alanlar) ve 2008-2020 krizlerindeki "merdiven basamak" formasyonunun şu anda tekrarlandığını gösteriyor.
  • Japonya Enflasyonu ve Faiz Politikası: Japonya'daki enflasyonun (%3.6) faiz oranlarından (%0.5) çok yüksek olması, reel negatif faiz anlamına geliyor. Japonya'nın geçmişteki cüzi faiz artışlarının bile (0.1'den 0.25'e, 0.25'ten 0.50'ye) küresel piyasalarda sarsıntılara neden olduğunu hatırlatıyor.

Türkiye Ekonomisi: Para Basma, Baskılama Çabaları ve Siyasi Senaryolar

Yardımcıoğlu, küresel dinamiklerin Türkiye'ye yansımalarını ve içerdeki ekonomik gelişmeleri de mercek altına alıyor.

  • M1 Para Arzındaki Devasa Artış: Merkez Bankası'nın Mart ayı verilerine göre M1 para arzının bir ayda 600 milyar TL'nin üzerinde artarak 6.64 trilyon TL'den 7.27 trilyon TL'ye yükseldiğini belirten Yardımcıoğlu, "Hem enflasyonla mücadele ediyorum diyeceksin hem para basacaksın. Kimi kandırıyorsunuz?" diyerek bu durumu eleştiriyor ve "feci bir enflasyon" geleceği uyarısında bulunuyor.
  • Döviz Baskılama Politikaları ve Mehmet Şimşek: Ekonomi yönetiminin dövizi baskılamak için aldığı son kararları (döviz hesaplarına ek yük, zorunlu karşılık artışı, şirketlere TL hesap baskısı, ihracat gelirlerinin %35'inin Merkez Bankası'na satılma zorunluluğu) "utanılacak saçmalıklar" ve "resmen komünizm" olarak nitelendiriyor. Bu baskının 31 Temmuz'a kadar sürdürülmeye çalışılacağını ancak bunun zor göründüğünü ifade ediyor.
  • Mehmet Şimşek'in Hedef Haline Getirilmesi ve Nihat Zeybekçi Senaryosu: Mehmet Şimşek'in "OSB'lerin giriş çıkışlarına vergi memurları koyacağız" gibi açıklamalarını, kendisini "şimşekleri üzerine çekme" çabası olarak yorumluyor. Eski Ekonomi Bakanı ve AKP Ekonomi İşleri Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi'nin mevcut faiz politikalarını eleştiren açıklamaları, TÜSİAD yöneticilerini ziyaret etmesi ve onları savunur nitelikte konuşmasını, yeni bir ekonomi bakanı hazırlığı olarak değerlendiriyor. Yardımcıoğlu, "Benim iddiam bu, yakında Nihat Zeybekçi ekonomi bakanı olursa ve Mehmet Şimşek de günah keçisi ilan edilirse şaşırmayın" diyor. Özgür Özel'in Şimşek'e yönelik sert eleştirilerini de bu "tiyatronun" bir parçası olabileceği ihtimali olarak değerlendiriyor.

Jeopolitik Gerilimler: Hindistan-Pakistan ve Çin Faktörü

Yardımcıoğlu, ekonomik kriz beklentilerini jeopolitik gerilimlerle de destekliyor.

  • Hindistan-Pakistan Gerilimi: Keşmir'deki Pahalgam saldırısı sonrası tırmanan gerilimi, daha önceki programlarında öngördüğünü hatırlatıyor. Hindistan'ın Pakistan kontrolündeki Keşmir'e saldırması ve Pakistan'ın 5 Hint savaş uçağını düşürmesiyle durumun ciddileştiğini belirtiyor. Medyadaki bazı kesimlerin öldürülen sivillere rağmen teröristlere "İslamcı olarak tanımlanan" gibi ifadelerle yumuşak yaklaşmasını eleştiriyor.
  • Çin'in Rolü ve Türkiye'nin Pozisyonu: Keşmir'de Çin'in de bir kontrolü olduğunu ancak henüz sahneye çıkmadığını, ABD'nin Hindistan'ı Çin'e karşı kullandığını vurguluyor. Türkiye'ye ait bir savaş gemisinin ve askeri uçakların bu gerilimin ortasında Pakistan'da bulunmasının Hindistan medyasında sorgulandığını, bunun ABD'nin tam tersi bir pozisyon anlamına gelebileceğini ifade ediyor.
  • Su Krizi: Keşmir bölgesindeki Bağlıhar barajından Pakistan'a giden suyun Hindistan tarafından kesilmesinin, tansiyonu daha da artırdığını ve Pakistan Savunma Bakanı'nın "suyu keserseniz kan akıtırız" şeklindeki açıklamalarını hatırlatıyor.

Krizin Sonuçları: Altın, Gümüş ve Sosyal Patlamalar

Yardımcıoğlu, bu gelişmeler ışığında bazı öngörülerde bulunuyor:

  • Değerli Metaller: Fed'in faiz indirimlerinin doları zayıflatacağını, bunun da altın ve gümüş fiyatlarını "roketleyeceğini" söylüyor. Yeni bir parasal sistem (monetary reset) durumunda ons altının 20.000 dolar, hatta 100.000 doların üzerine çıkabileceğini; gümüşün ise 3 haneli (300-500 dolar) hatta 4 haneli rakamları görebileceğini iddia ediyor.
  • Borçluluk ve Sistem Çöküşü: Dünya devletlerinin, özellikle ABD'nin, tarihi borçluluk seviyelerine ulaştığını, faiz ödemelerinin savunma bütçelerini aştığını belirterek, "Bu iş burada biter" diyor.
  • Sosyal Sonuçlar ve Türkiye: Krizin sosyal sonuçlarının ağır olacağını, isyanlar çıkabileceğini, Venezuela'daki yağma ve açlık sahnelerinin yaşanabileceğini ifade ediyor. Türkiye'de hükümetin döviz kurunun patlamasını özellikle Haziran öncesinde istemediğini (buğday hasadı, turizm sezonu) ve bu süreci uzatmak için her şeyi deneyeceğini belirtiyor. "Bu yaz çok pis geçecek. Ben hiç böyle huzurlu bir yaz geçeceğini düşünmüyorum," diyerek sözlerini noktalıyor.

Sonuç

Hamza Yardımcıoğlu, sunduğu veriler ve analizlerle küresel bir sistem çöküşünün ve bunun Türkiye'ye yansımalarının kaçınılmaz olduğu yönünde güçlü bir iddia ortaya koyuyor. Japon Yeni'nin hareketleri, Fed'in politikaları, Türkiye'deki para arzı ve siyasi gelişmeler ile jeopolitik gerilimleri bir araya getirerek, yakın gelecekte yaşanabilecek büyük bir felakete karşı uyarıyor. İzleyicileri kendi araştırmalarını yapmaya ve gelişmeleri yakından takip etmeye çağırıyor.

Kaynak: Hamza Yardımcıoğlu https://youtu.be/_HkIFrLn_z0?si=f6bB9PoEYM2MD6ih